Yıllardır gözleri görmeyen Songül Özmen, azmiyle engellilere örnek oluyor
Eşinin kendisini asla üzmediğini, incitmediğini ve eşinin adeta gözü gibi hareket ettiğini ifade eden Songül Özmen görme engeli bulunmasaydı en büyük isteğinin ne olacağını söyledi.
Editör: Karamanca
02 Temmuz 2022 - 09:40 - Güncelleme: 02 Temmuz 2022 - 09:58
Gümüşhane'nin Köse ilçesinde yaşayan 46 yaşındaki görme engelli Songül Özmen, 26 yıl önce kaybettiği görme yetisine rağmen evinin işlerini yapıyor ve ailesine sahip çıkıyor.
İlçede, 3 yaşındayken geçirdiği ateşli havale nedeniyle Erzurum'a sevk edilen ve burada bir gözünü kaybeden Songül Özmen, 20 yaşında geçirdiği bir kaza nedeniyle diğer gözünü de kaybetti. Uzun yıllar tek gözüyle hayat tutunmaya çalışan Songül Özmen, geçirdiği kazayla birlikte ikinci gözünü de kaybettikten sonra hayata küsmeyerek evlendi. Ömer Özmen ile evlenen ve mutlu evliliğinden bir de erkek çocuğu olan Songül Özmen, eşinin ve akrabalarının yardımıyla gözlerinin eksikliğini hiçbir zaman hissetmediğini söyledi.
Eşinin kendisini asla üzmediğini, incitmediğini ve eşinin adeta gözü gibi hareket ettiğini ifade eden Songül Özmen görme engeli bulunmasaydı en büyük isteğinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı görmek olacağını sözlerine ekledi. 26 yıl boyunca evinin bütün işlerini eksiksiz yerine getiren, yapamadığı durumlarda ise eşinin ve akrabalarının yardımıyla hayata sıkıca tutunan Songül Özmen, kendisi gibi görme engellilere de hayattan asla kopmamaları tavsiyesinde bulundu.
"Eşim benim gözüm, her şeyim benim"
Çocuk yaşlarda geçirdiği ateşli havale nedeniyle gözlerindeki sorunun başladığını anlatan Songül Özmen, "3 yaşındayken ateşli havale geçirmişim, annem babam beni Erzurum'a götürmüş orada birçok kez ameliyat oldum fakat bir sonuç alamadık. Önce bir gözümde başladı. 20'li yaşlarıma geldiğimde bir kaza geçirdim bir gözüm az da olsa görüyordu, renkleri görebiliyordum. O kaza nedeniyle onu da kaybettim. Daha sonra İstanbul'a gittim. Doktor ameliyat etmek istedi yüzde 1 şansı var dedi ben de ameliyat olmadım. Açılmayacaksa ben neden ameliyat olayım ki dedim.
Ben bu süreçte bekardım, evleneli 10 yıl oldu. Eşim benim gözüm, her şeyim benim. Babaannem gelmişti bize, beni beğendi o ara eşim Gebze'deydi 1 yıl geçtikten sonra evlendik. 22 yaşıma kadar tedavilerim devam etti. Ben hayata hiç küsmedim, hayatı çok seviyorum. Hayatı çok sevdiğim için zaten bu zamanlara geldik. Abim beni evlendirmek istemezdi, güvenemezdi kimseye. Ben hayata küsmediğim için evlenmek istedim bir oğlum oldu, çok mutluyum ama Tayyip babamı görmek en büyük arzum. Küçüklükten beri, başbakan oldu olalı çok isterdim yanına gitmek, onu görmek, onunla yan yana oturmak, çay içmek. Tayyip babamı çok seviyorum. Rabbim onu başımızdan eksik etmesin inşallah. Elini tutmak istiyorum, yanına oturayım o bana yeter zaten, onun kokusu yeter bana hissederim onu" dedi.
"Hayata küsülecek bir şey yok, ölüm olmasın yeter ki"
Kendisi gibi engelli insanların asla hayata küsmemesi gerektiğini anlatan Songül Özmen, "Ev işleri beni zorlamıyor. Eşime diyorum bunu yap, şunu yap eşim yapıyor. Benim yapamayacağım şeyleri o yapıyor. Çocuğumun bakımını eşim Ömer ile beraber yaptık, ailem yardımcı oldu. Bezini ben tek başıma takamazdım. Benim durumumda olanlar hiç hayat küsmesin, en azından annesi, babası ve kardeşleri vardır. Tek değiller önce Cumhurbaşkanımız var, devletimiz var bize ne olur ki. Rabbim bize bunu yaptıysa, bizi bir yere bağladı demek ki. Hayata küsülecek bir şey yok, ölüm olmasın yeter ki, ölümden ötesi yok. Ben hiçbir zaman isyan etmedim, keşke gözlerim görse de yalnız başıma bir yere gidebilsem hiç demedim. Çünkü gerek görmedim, her ihtiyacıma yakınlarım geldiler. Beni hiç yalnız bırakmadılar.
Eşim olunca eşim, o olmayınca akrabalarım ne istediysem yaptılar. Bana hiçbir zaman yok demediler, incitmediler. Komşularım da çok iyi, kaymakam bey de yardımcı oluyor, belediye başkanımız, onlar varken bana kimse bir şey yapamaz devlet var benim arkamda. Ben bir şeyi alamayacaksam, yapamayacaksam eşim Ömer'i çağırırım. Ömer alır, verir bana. Çay isterim getirir. Benim yapamayacağım bir şeyde Ömer bana göz olur. Ömer benim her şeyim Allah onu başımdan eksik etmesin" diye konuştu.
İlçede, 3 yaşındayken geçirdiği ateşli havale nedeniyle Erzurum'a sevk edilen ve burada bir gözünü kaybeden Songül Özmen, 20 yaşında geçirdiği bir kaza nedeniyle diğer gözünü de kaybetti. Uzun yıllar tek gözüyle hayat tutunmaya çalışan Songül Özmen, geçirdiği kazayla birlikte ikinci gözünü de kaybettikten sonra hayata küsmeyerek evlendi. Ömer Özmen ile evlenen ve mutlu evliliğinden bir de erkek çocuğu olan Songül Özmen, eşinin ve akrabalarının yardımıyla gözlerinin eksikliğini hiçbir zaman hissetmediğini söyledi.
Eşinin kendisini asla üzmediğini, incitmediğini ve eşinin adeta gözü gibi hareket ettiğini ifade eden Songül Özmen görme engeli bulunmasaydı en büyük isteğinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı görmek olacağını sözlerine ekledi. 26 yıl boyunca evinin bütün işlerini eksiksiz yerine getiren, yapamadığı durumlarda ise eşinin ve akrabalarının yardımıyla hayata sıkıca tutunan Songül Özmen, kendisi gibi görme engellilere de hayattan asla kopmamaları tavsiyesinde bulundu.
"Eşim benim gözüm, her şeyim benim"
Çocuk yaşlarda geçirdiği ateşli havale nedeniyle gözlerindeki sorunun başladığını anlatan Songül Özmen, "3 yaşındayken ateşli havale geçirmişim, annem babam beni Erzurum'a götürmüş orada birçok kez ameliyat oldum fakat bir sonuç alamadık. Önce bir gözümde başladı. 20'li yaşlarıma geldiğimde bir kaza geçirdim bir gözüm az da olsa görüyordu, renkleri görebiliyordum. O kaza nedeniyle onu da kaybettim. Daha sonra İstanbul'a gittim. Doktor ameliyat etmek istedi yüzde 1 şansı var dedi ben de ameliyat olmadım. Açılmayacaksa ben neden ameliyat olayım ki dedim.
Ben bu süreçte bekardım, evleneli 10 yıl oldu. Eşim benim gözüm, her şeyim benim. Babaannem gelmişti bize, beni beğendi o ara eşim Gebze'deydi 1 yıl geçtikten sonra evlendik. 22 yaşıma kadar tedavilerim devam etti. Ben hayata hiç küsmedim, hayatı çok seviyorum. Hayatı çok sevdiğim için zaten bu zamanlara geldik. Abim beni evlendirmek istemezdi, güvenemezdi kimseye. Ben hayata küsmediğim için evlenmek istedim bir oğlum oldu, çok mutluyum ama Tayyip babamı görmek en büyük arzum. Küçüklükten beri, başbakan oldu olalı çok isterdim yanına gitmek, onu görmek, onunla yan yana oturmak, çay içmek. Tayyip babamı çok seviyorum. Rabbim onu başımızdan eksik etmesin inşallah. Elini tutmak istiyorum, yanına oturayım o bana yeter zaten, onun kokusu yeter bana hissederim onu" dedi.
"Hayata küsülecek bir şey yok, ölüm olmasın yeter ki"
Kendisi gibi engelli insanların asla hayata küsmemesi gerektiğini anlatan Songül Özmen, "Ev işleri beni zorlamıyor. Eşime diyorum bunu yap, şunu yap eşim yapıyor. Benim yapamayacağım şeyleri o yapıyor. Çocuğumun bakımını eşim Ömer ile beraber yaptık, ailem yardımcı oldu. Bezini ben tek başıma takamazdım. Benim durumumda olanlar hiç hayat küsmesin, en azından annesi, babası ve kardeşleri vardır. Tek değiller önce Cumhurbaşkanımız var, devletimiz var bize ne olur ki. Rabbim bize bunu yaptıysa, bizi bir yere bağladı demek ki. Hayata küsülecek bir şey yok, ölüm olmasın yeter ki, ölümden ötesi yok. Ben hiçbir zaman isyan etmedim, keşke gözlerim görse de yalnız başıma bir yere gidebilsem hiç demedim. Çünkü gerek görmedim, her ihtiyacıma yakınlarım geldiler. Beni hiç yalnız bırakmadılar.
Eşim olunca eşim, o olmayınca akrabalarım ne istediysem yaptılar. Bana hiçbir zaman yok demediler, incitmediler. Komşularım da çok iyi, kaymakam bey de yardımcı oluyor, belediye başkanımız, onlar varken bana kimse bir şey yapamaz devlet var benim arkamda. Ben bir şeyi alamayacaksam, yapamayacaksam eşim Ömer'i çağırırım. Ömer alır, verir bana. Çay isterim getirir. Benim yapamayacağım bir şeyde Ömer bana göz olur. Ömer benim her şeyim Allah onu başımdan eksik etmesin" diye konuştu.
YORUMLAR