Tefecilerin eline düşen nakliyecinin yardım çığlığı

Uluslararası nakliye şirketi sahibi bir işadamı, geçen yıl tefeciden aldıkları borcun faizi için her gün ölüm korkusuyla yaşadıklarını iddia etti.

Tefecilerin eline düşen nakliyecinin yardım çığlığı
Editör: Karamanca
22 Ekim 2020 - 14:45 - Güncelleme: 22 Ekim 2020 - 14:52




Mersin'de uluslararası nakliye şirketi sahibi bir işadamı, geçen yıl tefeciden aldıkları 10 milyon TL'nin üzerindeki borcu bir ay içinde 3 milyon TL faizle ödedikleri halde kalan 40 bin dolar yüzünden her gün ölüm korkusuyla yaşadığını iddia etti. Filosundaki yaklaşık 40 tıra haciz konduğu için şahısları tefecilik yaptıkları iddiasıyla şikayet ettiğini, düzenlenen operasyonla yaklaşık 500 çek ve senede el konulduğunu belirten işadamı, bu kişilerin bir an önce yargılanmalarını istedi.

Mersin'de Medya Trans İnşaat Nakliyat Şirketi sahibi İlyas Şengül, iddiaya göre, geçen yılın sonlarında yüklü miktarda paraya ihtiyaç duyunca galericilik yaptıklarını söylediği iki kişiden ortağı olan ağabeyi ile birlikte 10 milyon TL'nin üzerinde borç aldı. Borcu bir ay içinde 13 milyon TL olarak ödeyen, kalan 40 bin doları ödemekte ise güçlük çeken 33 yaşındaki Şengül, yaklaşık 10 ayda büyük bir çıkmazın içine girdi. Borcuna karşılık ev ya da tır teklifi geri çevrilen ve araçlarına haciz konulan işadamı, aylık geliri 100 bin doların üzerinde olan şirketinde her şeye haciz geldiğini, yaklaşık 800 bin TL'lik müşteri çek ve senetleri savcılık dosyasında olduğu için şoförler ve çaycısı dahil hiç kimseye ödeme yapamaz hale geldi. Evini satan, bakkala dahi borcu olan Şengül, alacaklılara ödeme yapamadığı için her an ölüm korkusuyla yaşadığını söyledi.

"10 milyon TL'nin üzerinde para aldık, 13 milyon TL ödedik"

İşadamı Şengül, geçen yıldan bu yana yaşadıklarını anlattı. Şengül, şirketinin yaklaşık 13 yıldır uluslararası taşımacılık yapan, her yıl yaklaşık 20-25 milyon TL'nin üzerinde cirosu olan, vergisini ödeyen bir şirket olduğunu ifade etti. Şirketin filosunda 40'a yakın tır bulunduğunu, bunların Özbekistan başta olmak üzere Türk cumhuriyetlerine çalıştığını dile getiren Şengül, "Bu tırların yaklaşık 25 tanesi şirketin öz malıydı, 15 tır da şirket adı altında şoförlere satılan tırlardı. 25 Aralık 2019'a kadar vergi ve SGK borcu olmayan bir firmaydı, ta ki 2019'un 12'nci ayına kadar. Kasım 2019'da Mersin'de galericilik yapan iki şahıstan ağabeyimle birlikte faiz karşılığı 10 milyon TL'nin üzerinde para almıştık. Aralık 2019'a kadar da çek ve senet karşılığı 13 milyon TL ödeme yaptık. Dekontları mevcut. Bütün senet ve çek listesi savcılık soruşturmasında belli. Bizim faiziyle birlikte sadece 40 bin dolar borcumuz kaldı" dedi.

"Şahısları Mersin KOM Şubeye şikayet ettim, operasyon düzenlendi"

Nakliye işini yaptığı firmalardan alacağı karşılığı birçok çek ve senedin bu şahısların teminat kasasında olduğunu belirten Şengül, "25 Kasım 2019'da bu şahısların yanına gittim. 40 bin doları şu an ödeyemeyeceğimi belirterek, 'Bir tır ya da ev verelim size, bu borcu kapatalım. İcralarımızı kaldırın biz işimize devam edelim' dedim. Şahıslar müşteri çek ve senetlerimizi iade etmedikleri için ben 25 Aralık 2019'da Mersin KOM Şubeye şikayet etmek zorunda kaldım, çünkü araçlarıma yakalama emri çıkardılar. Şirketin üzerinde şu anda bunların 1 milyon TL'nin üzerinde hacizleri var. 16 Ocak 2020'de bu şahıslara operasyon düzenlendi, yaklaşık 400-500 adet çok yüksek meblağlarda açık çek-senet ele geçirildi" diye konuştu.

"Her gün ölüm korkusu yaşıyorum"

Operasyonda söz konusu iki şahsın da gözaltına alındığını, ancak aynı gün serbest bırakıldıklarını anlatan Şengül, bu kişilerde çek ve senetleri olan birçok kişinin de para karşılığı şikayetlerinden vazgeçtiklerini iddia etti. Şengül, şikayetinden vazgeçmesi için kendisine de tekliflerle gelindiği öne sürdü. Şengül, "17 Ocak'ta bu şahıslar tekrar misilleme yoluyla ellerinde kalan çek ve senetlerle ofisime haciz getirdiler. Koltukları, bilgisayarları aldılar. Evimize icra getirdiler. Türkiye'deki bütün araçlarımıza yakalama emri koydurdular. Araçlarımızı yediemine çektiler. Ben de yurt dışından mecburen araçlarımı getiremedim Türkiye'ye, çünkü savcılık soruşturması uzayacağı için Türkiye'ye getirsem, bunlar ilk alacaklı oldukları için ihale yoluyla bütün paraları ceplerine koyacaklardı. Şu an 14 aracım Gürcistan'da, 4 aracım İran'da. Her bir tırın bedeli şu an 600-700 bin TL. Şoförlerime, çaycıma bile ödeme yapamaz duruma geldim.

40'a yakın mağdur vardı, kendi imkanlarımızla bu şoförlerden 20-25'ine yarı yarıya ödeme yaparak bir şekilde halledebildik. Şu an belki 30 tane müştekisi olduğum dosya var. Her gün ya karakoldayız ya savcılıktayız. Adam 5 bin TL için geliyor bıçak çekiyor. Önceki gün, şu anda savcılık soruşturması devam eden bir kişi gelip 15 bin TL için bıçak çekti bana, neredeyse saplanacaktı, arkadaşlar araya girdi. Bunlar yüzünden evimize gidemiyoruz. Bütün mallarımıza el koymuşlar, ayrıca müşteri senetlerimi ve çeklerimi alamıyorum. Müşterilerimden paramı istediğim zaman haklı olarak 'çeki-senedi getir ödeme yapalım' diyorlar. Şu anda nakliye işlerini yaptığım müşterilerimin 700-800 bin TL'ye yakın çek ve senedi savcılık dosyasında. Evimize giderken sıkıntı içindeyiz. Her gün serum yiyorum, psikolojim zaten sıfır. Mağdur insanlar var. Bu insanların ödemelerini yapamadığım sürece ailemden birine zarar verecekler. Dosya şu an Sayıştay'a gitmiş. 15 Aralık'a kadar dosyanın mahkeme aşamasına gelmesi bekleniyor ama bizim o zamana kadar dayanacak gücümüz kalmadı. Her gün ölüm korkusu yaşıyorum" ifadelerini kullandı.

"800 bin dolarlık çek ve senedim ellerinde"

Şahısların karakol ifadelerinde de 40 bin dolar alacakları olduğunu belirttiklerini anlatan Şengül, "Şirketin üzerinde sadece 1 milyon TL, o da ortalama 150 bin dolar yapıyor, resmi olarak 150 bin dolar haczin var. Madem 40 bin dolar alacağın varsa 40 bin dolarlık haczin olsun. Bu kadar alacağın varsa şirketin şu anda 800 bin dolarlık çek ve senetleri sende ne arıyor? 40 bininin al, geriye kalan çek-senetlerimizi iade et. Benim şirketim şu anda aylık 100 bin dolar zarar etmiş bir şirket. Aylık net 100 bin dolar kar kazanan şirket, 12 ayda 1 milyon 200 bin dolar yapar. Bu rakam, sadece tefecilerin bana verdiği zarar. Ayrıca malıma el konulmuş, faizlerimi aldılar. Evimizi bile sattık. Sıkıntımız, çek ve senetlerimizin iade edilmemesi" şeklinde konuştu.

"Şirketin 15 milyon TL'lik mal varlığı bunlar yüzünden kilitlenmiş vaziyette"

Hukuki sürecin devam ettiğini belirten Şengül, 1 milyon doların üzerinde müşteri çek ve senetleri savcılık dosyasında olduğu için alacaklarını tahsil edemediğini söyledi. Şengül, "Bunlar tefecilik yapan insanlar. Bizim icralarımız kalksa ben şu an Gürcistan'daki tırlarımı Türkiye'ye getirsem 15 milyon TL para yapar ve mağdur insanların ödemesini yaparım. Şu an hiçbir ödeme yapamıyorum, bakkala, markete dahi borcumuz var. Çek ve senetlerimizi alsak mağduriyetimiz giderilir. Savcılığa başvurduk, ancak dosya sonuçlanmadan verilemeyeceği bildirildi. Şirketin vergi, SGK ve dışarıya olan borcu en fazla 1,5 milyon TL'dir. Şirketin 15 milyon TL'lik mal varlığı bunlar yüzünden kilitlenmiş vaziyette. Hiçbir şekilde bir adım atamıyoruz; ne araçlarımızı getirebiliyor ne insanlara ödeme yapabiliyoruz" dedi.

"Bir an önce adaletin karşısına çıkıp cezalarını bulmalarını istiyorum"

Süreç içinde CİMER'e ve İçişleri Bakanlığına da dilekçe yazdıklarını, 5-6 karakola şikayette bulunduklarını dile getiren Şengül, "Bunlar vergi kaçakçılığı yapıyorlar, tefecilik yapıyorlar ama mağdur alan biziz. Bu insanlar yüzünden şu anda 50-60 insan mağdur. Şu anda hem ölüm hem huzursuzluk hem bugün olmazsa illaki yarın bir felaket olacak. Bunu seziyorum. Mağduriyetimin giderilmesini, bu insanların cezalarını çekmelerini istiyorum. Şu an maddiyatın peşinde değilim, manevi olarak bitmiş vaziyetteyiz. Ben haksızsam ben hapse gireyim, haksız onlarsa bir an önce adaletin karşısına çıkıp cezalarını bulmalarını istiyorum" diye konuştu.

YORUMLAR

  • 0 Yorum