Memleketin her yerinde yaz, bu yaylada ise halen bahar
Rakım burada 2 bin 500 metreyi buluyor. O yüzden doğada hiçbir ağaç yok. Sadece kır bitkileri, kır çiçekleri ve çayırlar var.
Editör: Karamanca
01 Temmuz 2022 - 18:14 - Güncelleme: 01 Temmuz 2022 - 18:18
Yaz havasının etkili olduğu sıfır rakımdaki Mersin'de, Erdemli ile Silifke ilçesi arasında Toroslarda yer alan doğal güzelliği ile dikkat çeken Eğriçayır Yaylasında ise bahar havası yaşanmaya başladı. Bahar havası ile birlikte eriyen kar sularının aktığı kıvrım kıvrım menderesler ile doğada kendiliğinden çıkan çiçekler ise görsel şölen sunuyor.
Türkiye'nin tarım ve turizm merkezleri arasında ilk sıralarda yer alan Mersin'de iki mevsim birden yaşanıyor. Sıfır rakımda yazla birlikte sıcaklık 36 derecelere yükselirken, 1,5 saatlik mesafedeki 2 bin rakım üzerindeki yaylalarda 10 dereceler de olan sıcaklık bahar havasını yaşatıyor. Özellikle dünya birincisi balında üretildiği ve arıcıların tercih ettiği Eğriçayır Yaylası ise doyumsuz bir görüntü sunuyor. Kar sularının oluşturduğu kıvrım kıvrım menderesler ile rengarenk açan çeşit çeşit çiçekler ise ziyaretçilerine muhteşem bir görüntü sunuyor. Yerli ve yabancı ziyaretçilerinde de zaman zaman geldiği yayla havası ise ayrı bir huzur veriyor.
"Çiçekler ve bitki florası şahane"
10 yıldır İstanbul'da yaşayan İtalyan asıllı Anna Kemer, "Burası Eğriçayır bölgesi, ilk defa geldik. Doğa çok güzel, hava da çok temiz, mükemmel bir yer. İstanbul'dan ilk defa Mersin'e geldik, hava bambaşka, harika bir yer" dedi.
1,5 saatlik yolculukla bölgeye ulaştıklarını anımsatan Burcu Kölemanoğlu ise "Çok korkunç güzel bir doğası var. Hiç 1.5 saat yol gidip böyle bir yere varacağımızı tahmin etmiyorduk. Biraz soğuk ama gerçekten değer. Metropolde yaşayıp böyle yerlere gelip şehirden uzaklaşmak çok iyi hissettiriyor. Arkamızda da menderes var. Gerçekten mükemmel. Şimdi masalarımızı atıp, oturup keyif yapacağız. Böyle sık sık gelmek gerekiyor, doğanın içinde yaşamak gerekiyor aslında. Şuanda sanki mart havası varmış gibi hissediyoruz, çiçekler bitki florası şahane" diye konuştu.
Muhteşem bir atmosfere geldiklerini aktaran Zeycan Yazar da "İstanbul'un kalabalıklığından, yoğunluğundan sonra bu açık hava inanılmaz atmosfer inanılmaz bu güzel. Ve gerçekten tertemiz bir havası var. Memleketimin her köşesi güzel ben bunu gördükçe, gezdikçe anlıyorum" şeklinde konuştu.
Toroslardan gelen su Akdeniz ile buluşuyor
Bölgede arıcılıkla uğraşan Celal Çay, "Eğriçayır yaylasındayız. Eğriçayır Yaylası Erdemli-Silifke sınırında Toros dağlarının en yüksek noktalarından biri. Rakım burada 2 bin 500 metreyi buluyor. O yüzden doğada hiçbir ağaç yok. Sadece kır bitkileri, kır çiçekleri ve çayırlar var. Bahar geldi burada kar suları eridi. Burada ciddi miktarda su var. Bu güzelim doğadan çıkan su aşağıya Akdeniz'e kadar gidiyor, Limonlu Çayı aracılığıyla Akdeniz ile buluşuyor" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin tarım ve turizm merkezleri arasında ilk sıralarda yer alan Mersin'de iki mevsim birden yaşanıyor. Sıfır rakımda yazla birlikte sıcaklık 36 derecelere yükselirken, 1,5 saatlik mesafedeki 2 bin rakım üzerindeki yaylalarda 10 dereceler de olan sıcaklık bahar havasını yaşatıyor. Özellikle dünya birincisi balında üretildiği ve arıcıların tercih ettiği Eğriçayır Yaylası ise doyumsuz bir görüntü sunuyor. Kar sularının oluşturduğu kıvrım kıvrım menderesler ile rengarenk açan çeşit çeşit çiçekler ise ziyaretçilerine muhteşem bir görüntü sunuyor. Yerli ve yabancı ziyaretçilerinde de zaman zaman geldiği yayla havası ise ayrı bir huzur veriyor.
"Çiçekler ve bitki florası şahane"
10 yıldır İstanbul'da yaşayan İtalyan asıllı Anna Kemer, "Burası Eğriçayır bölgesi, ilk defa geldik. Doğa çok güzel, hava da çok temiz, mükemmel bir yer. İstanbul'dan ilk defa Mersin'e geldik, hava bambaşka, harika bir yer" dedi.
1,5 saatlik yolculukla bölgeye ulaştıklarını anımsatan Burcu Kölemanoğlu ise "Çok korkunç güzel bir doğası var. Hiç 1.5 saat yol gidip böyle bir yere varacağımızı tahmin etmiyorduk. Biraz soğuk ama gerçekten değer. Metropolde yaşayıp böyle yerlere gelip şehirden uzaklaşmak çok iyi hissettiriyor. Arkamızda da menderes var. Gerçekten mükemmel. Şimdi masalarımızı atıp, oturup keyif yapacağız. Böyle sık sık gelmek gerekiyor, doğanın içinde yaşamak gerekiyor aslında. Şuanda sanki mart havası varmış gibi hissediyoruz, çiçekler bitki florası şahane" diye konuştu.
Muhteşem bir atmosfere geldiklerini aktaran Zeycan Yazar da "İstanbul'un kalabalıklığından, yoğunluğundan sonra bu açık hava inanılmaz atmosfer inanılmaz bu güzel. Ve gerçekten tertemiz bir havası var. Memleketimin her köşesi güzel ben bunu gördükçe, gezdikçe anlıyorum" şeklinde konuştu.
Toroslardan gelen su Akdeniz ile buluşuyor
Bölgede arıcılıkla uğraşan Celal Çay, "Eğriçayır yaylasındayız. Eğriçayır Yaylası Erdemli-Silifke sınırında Toros dağlarının en yüksek noktalarından biri. Rakım burada 2 bin 500 metreyi buluyor. O yüzden doğada hiçbir ağaç yok. Sadece kır bitkileri, kır çiçekleri ve çayırlar var. Bahar geldi burada kar suları eridi. Burada ciddi miktarda su var. Bu güzelim doğadan çıkan su aşağıya Akdeniz'e kadar gidiyor, Limonlu Çayı aracılığıyla Akdeniz ile buluşuyor" ifadelerini kullandı.
YORUMLAR