Bizim Yunus yılında vizyon ve hedefimiz yok

---

---

---

---

''Hepimizin bildiği gibi Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Yunus Emre’nin 700’üncü, Hacı Bektaş-ı Veli’nin 750’inci ölüm yıldönümleri ve Ahi Evran’ın doğumunun 850’inci yıldönümü olması sebebiyle 2021 yılını bu önemli şahsiyetleri anma yılı olarak ilan etmiştir.

29 Ocak 2021 tarihli Cumhurbaşkanlığı genelgesiyle de 2021 yılının “Bizim Yunus” adıyla anılması ve “Dünya Dili Türkçe” adıyla yurt genelinde ve yurt dışında bir kampanyanın tertiplenmesine karar verildiği bildirilmiştir.

Hem UNESCO’nun hem de Cumhurbaşkanlığı’nın kararı, Türk Dilinin Başkenti ve Yunus Emre’nin Diyarı Karaman’da sevinçle karşılanmıştır. Karamanoğlu Mehmet Bey’in 13 Mayıs 1277’deki Türk dil fermanı ve Yunus Emre’nin Karamanlı oluşu, bizim yıllardır savunageldiğimiz ve sahip çıktığımız kültürel değerlerimizdir. Türkçe ve Yunus Emre sözkonusu olduğunda, Karamanımızın ilk akla gelmesi gereken şehir olduğu düşünülünce karşımıza çıkan fırsat, hepimiz açısından bir umut kaynağı olmuştur. Zira Karaman topyekün harekete geçirilebilirse ve herkesin içselleştirebildiği bir tavır belirlenebilirse, 2021 yılı önemli kazanımların sağlanabilmesine vesile olacak bir tanıtım fırsatına dönüştürülebilecekti.

Ne var ki yılın yarısını geride bıraktığımız şu günlerde bu fırsatın iyi kullanılabildiğini söylemek mümkün değil. İyiniyetle birtakım işlerin yapıldığını görsek de herkesin beklediği tarzda bir çalışmanın yapılabildiğini maalesef henüz göremedik. Yapılan iyiniyetli çalışmalara katkı verenlerin emeklerini elbette yok sayamayız. İyiniyetle emek sarf eden herkese bu vesileyle teşekkür ediyorum. 

Karaman’da yürütülen çalışmalar, henüz Yunus Emre’yi Karamanlıya anlatmaktan öteye geçememiştir. Pandemi tedbirlerinin baskın çıktığı bir ortamda kutlanan Türk Dil Bayramı ise “Dünya Dili Türkçe” adıyla yürütülecek kampanyanın önemli bir ayağı olması gerekirken bu da sağlanamamıştır. Bu anlamda yurt genelini ve yurtdışını hedef alan bir çalışma yapılması gerektiği Cumhurbaşkanlığı genelgesinin de özüdür.

Karamanımız açısından yılın bu zamanına kadar bu hedeflere ulaşılabildiği söylenemez.  Karaman üzerinde taşıdığı “Türk Dilinin Başkenti” ve “Yunus Emre Diyarı” sıfatlarına uygun olarak “Bizim Yunus” yılında “Dünya Dili Türkçe” kampanyasının merkezi olabilmeliydi. Özellikle 19 Şubat 2021 tarihinde Lütfi Elvan Kültür Merkezi’nde hemen hemen her kesimin katıldığı toplantıda dile getirilen önerilerin uygulanabilirliği değerlendirilmeli ve gereği yapılabilmeliydi. Bu noktada merkezi idarenin maddi ve manevi desteği alınarak bu yönde gayret gösterilmesini temenni ediyorum. En azından bundan sonraki dönemde Cumhurbaşkanlığı genelgesindeki hedeflere ulaşacak çalışmalar yapılabilmelidir.

Gerek Valilik ve Valiliğe bağlı kurumlar, gerek belediye yönetimi, gerekse de üniversitenin eşgüdüm halinde hareket ederek “Bizim Yunus” yılında “Dünya Dili Türkçe” kampanyasını vesile kılarak kültürel değerlerimizin başında gelen Türk Dil Bayramı ve Yunus Emre’yi Anma Etkinliklerinin kazandırdığı 60 yıllık birikimi, önce tüm Türkiye’ye sonrasında da tüm dünyaya mal ederek Karaman’ın tanıtımına katkı sağlayacak bu eşsiz fırsatı kaçırmamaları gerekmektedir. Siyasi iktidarın finans boyutunda katkısı da sağlanarak 19 Şubatta yapılan toplantıda dile getirilen öneriler hayata geçirilebilmeli, beklentiler karşılanabilmeli; bu yılın anısına Karaman'a kalıcı eserler kazandırılabilmelidir.

Bir daha ne zaman ele geçeceğini bilemediğimiz böyle bir fırsat karşısında yapılabilenler, Yunus Emre’yi Karamanlılara anlatmaktan öteye geçmeyen belediyenin yaptığı görsel çalışmalar ile akademik dünyaya hitap eden bir takım çalışmalardan ibaret kalmıştır, maalesef. Ortaya bir vizyon ve hedef konulamadan yürütülen çalışmalar ne yazık ki cılız kalmakta, Karamanımızın tarihi ve kültürel birikimini yansıtmamaktadır.

Karaman'da bir kez daha şapkalar öne konularak yılın yarısını geride bıraktığımız bu zaman diliminden sonra ne yapılabilir düşünülmeli, yılın bitimine az bir zaman kalsa da Karaman, üzerine serilmiş durağanlık örtüsünü üzerinden atabilmelidir. Bu da ancak ortaya bir vizyon ve önümüze bir hedef koyabilmekle mümkün olacaktır.

Karaman ve Karamanlı, hak ettiği ve beklediği proje ve etkinliklerin gerçekleştirilmesi konusunda sabırsızlanmaktadır. Görev ve yetki sahibi olanlar, Karaman'ın ve Karamanlının beklentilerine cevap verebilmelidir.''