Yeni Dünya düzeni: Henry Kissinger
Yeni Dünya Düzeni (New World Order), dünya üzerindeki güç dengelerini değiştirmek ve tek bir küresel hükümet oluşturmak amacıyla gizli bir elit tarafından yürütüldüğü iddia edilen bir planı ifade eder.
Bu teorinin en önemli figürlerinden biri ise Henry Kissinger'dır. Kissinger, ABD dışişleri bakanı ve ulusal güvenlik danışmanı olarak görev yaptığı yıllarda dünya siyasetinde büyük etkiler yaratmış bir isimdir. Kissinger'ın Yeni Dünya Düzeni'nin mimarlarından biri olduğunu ve dünya üzerindeki olayları manipüle ederek bu düzenin kurulmasına hizmet ettiğini öne sürebiliriz. Bu iddiaların gerçek olduğunu gösteren deliller ve yaşanmış olaylar, Kissinger'ın karanlık yüzünü gözler önüne sermektedir.
Henry Kissinger, 1970'lerde ABD dış politikasının en önemli isimlerinden biri olarak öne çıktı. Özellikle Çin ile ilişkilerin normalleşmesi, Vietnam Savaşı'nın sona erdirilmesi ve Orta Doğu'daki barış süreçlerinde kilit rol oynadı. Ancak, bu diplomatik başarılarının ardında gizli bir ajanda olduğu iddiaları da mevcuttur. Kissinger'ın, dünya genelindeki stratejik hamleleriyle küresel bir hükümet oluşturma planını adım adım hayata geçirdiği öne sürülür.
1974 yılında, Kissinger tarafından hazırlanan Ulusal Güvenlik Çalışma Memorandumu 200 (NSSM 200), dünya nüfusunun kontrol altına alınmasını öneren bir belgedir. Bu belge, gelişmekte olan ülkelerde nüfus artışının kontrol edilmesi gerektiğini savunur ve bu amaca ulaşmak için aile planlaması ve doğum kontrol yöntemlerinin yaygınlaştırılmasını önerir. Komplo teorisyenleri, NSSM 200'ün, dünya nüfusunu azaltarak Yeni Dünya Düzeni'ni kurma planının bir parçası olduğunu iddia ederler. Bu belge, Kissinger'ın gizli planlarını ve dünya üzerindeki etkisini gözler önüne sermektedir.
Kissinger'ın etkisi sadece nüfus kontrolü ile sınırlı kalmamıştır. 1970'lerin başında, Kissinger'ın etkisiyle, ABD'nin ekonomik politikalarında da önemli değişiklikler yaşanmıştır. Bretton Woods sisteminin sona erdirilmesi ve doların altına endeksli olmaktan çıkarılması, dünya ekonomisinde büyük bir dönüşümün başlangıcı olmuştur. Bu değişiklikler, küresel finans sisteminin merkezileşmesini ve büyük bankaların güçlenmesini sağlamıştır. Komplo teorisyenleri, bu hamlelerin, dünya ekonomisini kontrol altına almak ve küresel bir hükümetin temellerini atmak amacıyla gerçekleştirildiğini öne sürerler.
1970'lerde yaşanan petrol krizleri de Kissinger'ın etkisini göstermektedir. OPEC ülkelerinin petrol üretimini kısıtlaması ve fiyatların astronomik seviyelere çıkması, dünya ekonomisini derinden sarsmıştır. Ancak, bu krizlerin ardında Kissinger'ın manipülasyonları olduğunu anlayabiliriz. Kissinger, petrol krizlerini kullanarak dünya üzerindeki ekonomik dengeleri değiştirmiş ve enerji kaynaklarının kontrolünü ele geçirmeyi amaçlamıştır. Bu hamleler, küresel gücün merkezi bir elitin elinde toplanmasını sağlamıştır.
Kissinger'ın Yeni Dünya Düzeni'ni kurma planlarının en somut örneklerinden biri, Bilderberg Grubu ile olan ilişkileridir. Bilderberg Grubu, dünyanın en güçlü siyasi, ekonomik ve akademik figürlerini bir araya getiren gizli toplantılar düzenler. Bu toplantılarda, dünya üzerindeki stratejik konular ve geleceğe yönelik planlar tartışılır. Kissinger, Bilderberg Grubu'nun en etkili üyelerinden biridir ve bu toplantılarda aldığı kararlar, dünya siyasetinde büyük etkiler yaratmıştır. Komplo teorisyenleri, Bilderberg Grubu'nun, Yeni Dünya Düzeni'nin kurucuları olduğunu ve Kissinger'ın bu grubun liderlerinden biri olduğunu düşünmemiz hiç de abesle iştigal değildir.
Yeni Dünya Düzeni'nin karanlık yüzünü ve bu düzenin kurulmasında oynanan rolleri anlamak, gelecekte dünya üzerindeki güç dengelerini ve bireysel özgürlüklerin korunmasını sağlamak için hayati önem taşımaktadır. Henry Kissinger'ın gizli planları ve bu planların dünya üzerindeki etkileri, tarihin karanlık sayfalarından birini oluşturmaktadır ve bu gerçekleri bilmek, gelecekte benzer manipülasyonların önüne geçmek için gereklidir.
Bir de bu toplantıya Türkiye’den kimler kimler katılıyor bakmak lazım. Her yıl daimi üyesi olan ünlü iş adamlarımız, akademisyenlerimiz, yazarlarımız ve siyasetçilerimiz var. Bu toplantılar da konuşulanların dışarı isim verilerek çıkartılması yasak ama eli bandajlı toplantıya katılanların neler konuştuklarını da elbet duyuyoruz.
Önceki yazı
Haber & Yorum / Ata Korkut