Günlük yevmiyeleri 500 lira, ekmek parası için 70 metrelik ağaçlara tırmanıyorlar

Hasat işlemi oldukça tehlikeli ve zor olmasına rağmen işçiler ölümü hiçe sayıp ağaçlara adeta bir komando gibi tırmanıyor. Kuraklığa rağmen rekoltenin ve kalitenin iyi olması üreticiyi sevindirdi.

Türkiye'nin önemli tarım kentlerinden olan Aydın'da, incir, zeytin, pamuk ve çam fıstığından sonra önemli geçim kaynaklarından olan kestanede hasat başladı. Hasat işlemi oldukça tehlikeli ve zor olmasına rağmen kestane kozalağı toplayan işçiler ölümü hiçe sayıp ağaçlara adeta bir komando gibi tırmanıyor.

Türkiye'nin en fazla kestane üretiminin yapıldığı Aydın'da hasat sezonu başladı. Yaşanan kuraklığa rağmen bu yıl kestanede rekolte ve kalitenin iyi olması üreticinin yüzünü güldürürken önemli bir ihracat ürünü olan kestanenin hasadı için işçiler de komandolar gibi ağaçlara tırmanıyor.

Aydın'ın Köşk, Sultanhisar, Nazilli ve İzmir'in Ödemiş ilçesi arasında kalan dağlarda üreticiler şu günlerde adeta zamanla yarışırken, yüksekliği yer yer 60-70 metreye kadar ulaşan kestane ağaçlarına tırmanan erkekler tarafından hasadı yapılan kestaneler, kadınlar tarafından toplanıyor. Dökek alanı adı verilen bölgelerde olgunlaşması beklenen kestaneler daha sonra dikenlerinden ayıklanarak ihracata hazırlanıyor.

Yaklaşık 60-70 metre yüksekliğe sahip çam ağaçlarının tepesinde bulunan kestane kozalakları toplamak da oldukça zor ve tehlikeli. İşçilerin maharetli bir şekilde metrelerce yükseklikteki ağaçlara tırmanışları ise görenleri şaşırtıyor. Kestanelerin ülke ekonomisine kazandırılması için metrelerce yükseklikteki çam ağaçlarına tırmanan toplama işçileri günlük 500 TL yevmiye ile hayatlarını tehlikeye atıyor. Toplama sırasında düşenlerin büyük çoğunluğunun hayatını kaybettiğini ifade eden işçiler ekmek parası için yine de bu işi yaptıklarını söylediler.

Sezon öncesi komandolar gibi eğitim yaptıklarını ve çocukluklarından bu yana da ağaca tırmandıkları için sorun yaşamadıklarını belirten kestane üreticisi Muhammed Palaz, Çocukluğumdan beri bu işle uğraşıyoruz. Dedelerimizden, ninelerimizden kalma bir meslek. Kestane çırpma işinin aşırı derecede tehlikesi var tabi. Maalesef ölümle sonuçlanabilen vakalar oluyor.

Ancak çocukluğundan beri bu işin içinde yetişmiş olan insanlar alışık. Biraz da dikkat olduğunda herhangi bir tehlike söz konusu olmuyor. İşçilik zor. Bu işi her genç yapamaz. Biraz kabiliyet ve cesaret lazım. Korkak olduğun zaman bu işi yapamazsın dedi.