Bu ocak, köylünün ocağına incir ağacı dikmektir!
İl Genel Meclisi Üyesi Adem Gök, Karaman merkeze bağlı Narlıdere (Avgan) Köyü sınırlarında mermer ocağı işletmesine izin verilmesine tepki gösterdi. Kendisi de üretici olan Gök, Ocağın bölgedeki tarımsal üretime büyük ölçüde zarar vereceğini söyledi.
Karaman ve çevresinde giderek artan mermer üretim tesislerinin bazı olumsuzlukları da beraberinde getirdiğine dikkat çeken Gök, ‘’Mermercilik sektörü geçmişten bu yana birçok alanda kullanılmasından dolayı medeniyete ve gelişmeye önemli ölçüde katkı sağlamıştır. Mermer ocakları da farklı sektörlere hammadde sağlayan, insan gücü barındırması nedeniyle istihdam oluşturan dinamik bir iş koludur. Bu kaynağın ekonomiye kazandırılması elbette bizleri de memnun eder ancak, mermer ocaklarının tarım ve hayvancılığın yoğun şekilde yapıldığı bölgelerden uzak olması da gerekmektedir. Karamanlı hemşerilerimizin barınma, beslenme ve yaşam kalitesi adına faaliyetlerini sürdürebilmesi, bu faaliyetleri sürdürdüğü çevrenin korunmasıyla mümkün olur.
Hemşerilerimizin tarım ve hayvancılık faaliyetlerini sürdürdüğü çevre de en az mermer ocakları kadar değerlidir. Zemin üzerindeki bitki örtüsünün kaldırılması ve basamaklar oluşturularak açık ocak tipinde işletilen bu mermer ocakları, bulunduğu mevkiiyi fiziksel olarak bozmaktadır. Blok çıkarıldıkça derinlemesine ve genişlemesine yayılan ocağın atıkları ile çevre zarar görmektedir. En önemli etki ise bu ocağın ortaya çıkardığı toz. Ocağın bulunduğu mevkie yakın bölgelerdeki bitki örtüsü bu tozlanmadan etkilenir. Dolayısıyla bölgenin tarım ve hayvancılığı etkilenir’’ dedi.
Narlıdere (Avgan) Köyü’nün kentin sebze ihtiyacının önemli bir bölümünü karşıladığını söyleyen Gök, ‘’Narlıdere Köyümüzde yazın açık, kışın ise örtü altı sebze yetiştiriciliği yoğun olarak yapılmaktadır. Öte yandan köylünün diğer bir iş kolu da hayvancılıktır. Hal böyle olunca bu bölgede bir mermer ocağı işletilmesi sadece o köyü değil kenti de etkiler. Akdeniz ve diğer bölgelerden nakliye maliyeti ilave edilerek gelen sebzelere karşı Narlıdere ve diğer köylerimizde üretilen sebzeler, daha cazip olmaları nedeniyle alternatif ürün görevi üstlenmektedir.
Ayrıca mevsim şartlarından dolayı ulaşımın sağlanamaması durumlarında semt pazarlarında halkın imdadına yine bu köylerimizde üretilen sebzeler yetişmektedir. Bu açıdan bakıldığında mermer ocağının bölgedeki zirai faaliyete vereceği zarar, kent merkezinde yeşilliğin ve diğer sebzelerin tezgâhtaki fiyatına yansır. Mermer tozu ve o tozla birlikte oluşan zararlılarla mücadelesi pahalıya meal olan üretici, zamanla bu işi bırakmak durumunda kalabilir. İşte bu sonuç, köylünün yanı sıra bütün şehre pahalıya patlamış olur’’ şeklinde konuştu.
Mermer ocağı kurulması düşünülen bölgenin çevre ile ilişkisinin iyice araştırılarak karar verilmesi gerektiğini söyleyen Adem Gök konuşmasının devamında; ‘’Sadece ekonomi ve ulaşım avantajları öngörülerek kurulması düşünülen ocaklar, hem çevre için hem de çevredeki halk için doğru kararlar değildir. Belirli bir süre işletildikten sonra çevre ile uyumu sağlanmadan terk edilmiş, devasa obrukları andıran ocaklar hepimizin bilinçaltında vardır. Kurulması gereken ocağın konumu mutlak suretle yerleşim yerine ve bölge insanının tarım hayvancılık faaliyeti sürdürdüğü bölgeye uzak olmalıdır. Bu ocak, köylünün ocağına incir ağacı dikmektir, Narlıdere köyümüz sınırları içindeki mermer ocağı işletme izni iptal edilmelidir’’ diye söyledi.